AKÜ DUAM’dan Afyonkarahisar Merkezli Deprem hakkında açıklama
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi (DUAM) Müdürü ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Eskişehir Şube İkinci Başkanı Prof. Dr. Çağlar Özkaymak, deprem hakkında açıklama yaptılar.
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Deprem Uygulama ve Araştırma Merkezi (DUAM) Müdürü ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Eskişehir Şube İkinci Başkanı Prof. Dr. Çağlar Özkaymak, 11 Temmuz 2024 sabahı saat 6.24’te meydana gelen depremin 4.4 büyüklüğünde ve 7 kilometre derinliğinde meydana gelen depremin orta şiddetli bir deprem olduğunu bildirdi.
AKÜ DUAM Müdürü Prof. Dr. Özkaymak yaptığı açıklamada depremin ardından toplam 11 artçı sarsıntının meydana geldiği ifade etti. Özkaymak, “Bugün sabah 6.24 itibariyle Afyonkarahisar Şehir Merkezi Ataköy yerleşim alanı yakın güneyinde AFAD verilerine göre büyüklüğü Mw:4.4 ve derinliği yaklaşık 7 km olarak açıklanan orta şiddetli bir deprem meydana gelmiştir. Ana şok sonrasında en büyüğü 3,5 büyüklüğünde toplam 11 adet artçı sarsıntı kaydedilmiştir. Hesaplanan ön sonuçlar depremin eğim atımlı normal bir fay üzerinde meydana geldiğini göstermektedir” dedi.
“Depreme Işıklar ya da Çobanlar Fay Zonunun neden olabileceği değerlendiriliyor”
Prof. Dr. Özkaymak, AKÜ DUAM’ın yaptığı çalışmalar ve 2012 yılında güncellenen Türkiye Diri Fay haritasına göre depremin dış merkezi göz önüne alındığında depreme neden olan fayın Işıklar ya da Çobanlar Fay Zonu olabileceğinin öngörüldüğünü kaydetti. Özkaymak, “Depremin yüzeye yakın bir derinlikte (sığ) olması, Afyonkarahisar merkez yerleşim alanının bir kısmının alüvyal zeminde kurulu olması ve yerleşim alanlarındaki bazı binaların güncel olmayan deprem bina yönetmeliklerine göre inşa edilmiş olması, alüvyal zeminlerde gerekli ve yeterli zemin iyileştirme yöntemlerinin kullanılmamış olması, bölgedeki fayların çok kırıklı ve saçaklı bir yapıya sahip olması gibi sebepler ile deprem bazı alanlarda çok daha şiddetli hissedilmiştir” diye konuştu.
“Panik yapacak bir durum söz konusu değil”
Özkaymak, bölgede belirli zaman aralıkları ile 4 ila 4.5 şiddetinde depremlerin yaşandığını belirterek, “Bununla beraber geçmiş yıllarda meydana gelen depremler incelendiğinde bu alanda 4.0-4.5 büyüklüğüne varan depremler ortalama her 10 yılda bir gerçekleşmektedir. Bu bakımdan, bölgemizde bu büyüklüklerde depremlerin meydana gelmesi son derece normaldir. Panik yapacak bir durum söz konusu değildir” ifadelerini kullandı. Özkaymak, şunları belirtti:
“AKÜ DUAM Müdür Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Tiryakioğlu ve ekibi tarafından bu bölgenin uydu verileri uzun yıllardır takip edilmektedir. Merkezimizin bölgedeki çalışmaları devam etmektedir. Elde edilen bilimsel verilere göre Afyonkarahisar ve çevresindeki en yüksek enerji birikiminin Çobanlar ve Işıklar Fay zonlarının batı ucunda olduğu da bilinmektedir. Ayrıca 1921 yılında Konya Argıthanı (M=5.4) depremiyle başlayan, 1946 Ilgın (M=5.5), 2000 Sultandağı (M=6.0) ve 2002 yılında Çay depremleri (M= 6.5-6.2) ile batıya doğru bir deprem göçü olduğundan günümüzde Işıklar ve Çobanlar Fay Zonları üzerinde deprem tehlikesinin arttığı merkezimizin birçok çalışmasında daha önce belirtilmiştir.”
“İRAP Afyonkarahisar’daki eylem planları ivedilikle tamamlanmalı”
Özkaymak, yapılan çalışmalara göre, Işıklar Fay Zonu ve Çobanlar Fay Zonu’nun maksimum 6.6 büyüklüğüne kadar deprem üretme potansiyeli olan diri faylar olduğunun bilindiğini belirterek, gelecekte meydana gelebilecek olası yıkıcı depremleri minimum hasarla atlatabilmek amacıyla afete dirençli Afyonkarahisar oluşturabilmek için 2020 yılında hazırlanan Afyonkarahisar İl Afet Risk Azaltma Planları (İRAP-Afyonkarahisar) içerisindeki öncelikli eylem planlarının yerel yönetimler ve sorumlu kuruluşlar tarafından ivedilikle tamamlanması gerektiğini de sözlerine ekledi.